Kronik yorgunluk, altta yatan tıbbi bir rahatsızlık olmamasına rağmen yaşanan şiddetli yorgunluktur. Kronik yorgunluk dinlenmeyle iyileşmez, zihinsel ve fiziksel uğraşlar ise yorgunluğu daha da şiddetlendirebilir.
Kronik yorgunluk belirtileri
Kronik yorgunlukta adından anlaşıldığı gibi temel belirti yorgunluk hissidir. Yaşanan yorgunluk, stresli, yoğun ve uykusuz bir günün ardından gelen yorgunluktan çok daha farklıdır. Uyuma, dinlenme ile geçmeyen gün içinde daha da ilerleyen bir yorgunluk vardır. Kronik yorgunluktan etkilenen kişi daha önceki iş verimini ve dayanıklılık oranını oldukça düşürür. Bu nedenle de kronik yorgunluk eğitim, iş ve sosyal hayatı olumsuz etkiler. Kronik yorgunluk teşhisi koyabilmek için aşağıdaki belirtilerin en az altı ay yaşanması gerekir.
- Baş ağrısı
- Geçmeye kas ağrısı
- Uyuma zorluğu
- Eklem ağrısı
- Boğaz ağrısı
- Hafıza ve konsantrasyon bozukluğu
- Koltuk altı veya boyun lenf bezlerinde şişme
- Zihinsel ve fiziksel aktivitelerden sonra kişinin kendini tükenmiş hissetmesi
Kronik yorgunluk teşhisinde göz önünde bulundurulmayan ancak kişinin yaşayabileceği diğer belirtiler;
- Bilinç bulanıklığı
- Geceleri terleme ya da üşüme
- Depresyon, sinirlilik, panik atak, kaygı ve ruh hali değişimleri
- Huzursuz bağırsak sendromu
- Baş dönmesi, baygınlık hissi ya da duruş bozukluğu
- Gıda, ses, koku ve ilaçlara karşı hassasiyet olarak sıralanır. Kişi bu belirtileri yaşıyorsa mutlaka doktora başvurmalıdır. Belirtilerin kronik yorgunluk mu yoksa başka bir hastalığın belirtisi mi olup olmadığı araştırılmalıdır.
Kronik yorgunluğa neden olabilecek faktörler nelerdir?
Viral enfeksiyon: Bazı kişilerde geçirilen bir viral enfeksiyon kronik yorgunluğa yol açabilir. Var olan ve pasif bekleyen kronik yorgunluk bir viral enfeksiyon sonrası aktifleşebilir.
Bağışıklık sistemi problemleri: Bazı kişilerde yapılan araştırmalara göre bağışıklık sisteminin zayıf olması kronik yorgunluğa yol açabilmektedir. Ancak bu durumun ilişkisi tam olarak kanıtlanamadığı için halen araştırmalar devam etmektedir.
Hormonal bozukluklar: Kronik yorgunluğa maruz kalmış bazı hastalarda yapılan araştırmalar sonucu böbrek üstü bezi, hipofiz bezi ya da hipotalamus hormonlarında bozukluklar tespit edilmektedir.
Yaş: Kronik yorgunluk özellikle 40 yaş üzeri kişilerde daha çok görülür. Ancak kronik yorgunluğa için her yaş grubu maruz kalabilir.
Stres: Strese maruz kalan ve stresle başa çıkamayan kişilerde kronik yorgunluk görülme olasılığı yüksektir.
Kronik yorgunluk tedavisi
Kronik yorgunluğu tanımak için özel bir test bulunmamaktadır. Ancak doktor yaşanan belirtileri göz önünde bulundurularak başka hastalıkları ayırt etmek için bazı tetkikler uygulayabilir. Kronik yorgunlukta uygulanan tedavi hastanın yaşadığı belirtileri hafifletmeye yönelik ve yaşam kalitesini arttırmaya yönelik yapılır.
Ağrı kesici tedavi: Kas ve eklemelerde oluşan ağrıları hafifletmek amacıyla ağrı kesiciler reçete edilir. Mide problemlerini önlemek amacıyla hastaya az ve sık yenmesi tavsiye edilir. Antidepresanlar hastanın yaşadığı belirtilere göre verilebilir. Hastada depresyon şikayeti varsa antidepresan ile bu şikayetler bloke edilebilir.
Uyku düzeni: Kronik yorgunlukta uyku düzenini kontrol etmek yaşanan şikayetleri hafifletmek için önemlidir. Gündüz uykusundan kaçınarak aşama aşama gece uykusu düzene sokulabilir. Uyku düzeniyle beraber yeterince dinlenmek önemlidir. Gün içinde çok uzun olmayacak şekilde dinlenmek için vakit ayrılmalıdır.
Gevşeme teknikleri: Kaygı, stres ve ağrıyı hafifletmek için derin nefes alma teknikleri ve gevşeme teknikleri uygulanabilir. Masaj, yoga ve akupunktur tekniklerinden yararlanılabilir. Bu tür teknikler kronik yorgunluk belirtilerini hafifletir. Ruh halini iyileştirir.
Psikoterapi ve fizik tedavi: Kronik yorgunluk tanısı konulan kişilerde psikoterapi ve fizik tedavi faydalı olabilir. Psikoterapi yaşanan belirtileri hafifletmek için faydalı bir tedavi yöntemidir. Hastanın şikayetleriyle başa çıkmasını sağlar. Ayrıca belirtilere yönelik yoğunlaşmış egzersizler kronik yorgunluk tedavisinde etkili olur.